Organ nakli, yaşamı tehdit eden organ yetmezliği durumlarında, işlevini yitirmiş organın yerine canlı ya da ölüden alınan sağlıklı organın nakledilmesi işlemi olarak tanımlanır. Bu işlem, tıbbi olarak tedavi edilemeyen hastalıklar nedeniyle hasar görmüş organların işlevini geri kazandırmayı amaçlar. Kalp nakli dışındaki birçok organ nakli, canlılar arasında gerçekleştirilebilirken; kalp, karaciğer, böbrek, pankreas, ince ve kalın bağırsak gibi organlar genellikle ölü bedenlerden alınarak hastalara nakledilir.

Bağışlanan her organ, kurtarılan bir hayat anlamına gelir. Ancak Türkiye'de organ bağışı oranlarının istenen seviyelere ulaşmamasında, toplumun yeterli duyarlılığı göstermemesinde yanlış inanışlar, bilgi eksikliği ve önyargılar önemli rol oynamaktadır. Organ bağışı ve organ naklinde doğru olduğu düşünülen yanlış inanışlar, yıllar boyunca diyalize bağlı yaşamını sürdüren veya organ bağışı yapmayan birçok insanın var olmasına neden olmuştur.

Türkiye'de organ nakillerinin yaklaşık %75-80'i yaşayan birisinden alınan organlarla gerçekleştirilmektedir. Bu yolla yapılan nakillerde, sağlıklı bir birey ameliyat edilerek, sağlam organının bir kısmını veya yarısını verir. Bu durum, hasta yakınları tarafından insanları yaşatmak amacıyla tercih edilen bir yöntemdir. Yurtdışında ise bu durumun tam tersi söz konusudur. Yaşayan sağlıklı insandan alınan organlarla yapılan nakiller yaklaşık %25 oranında iken, ölen insanlardan alınarak yapılan nakiller %75-80 seviyelerindedir. Türkiye'deki nakil süreci ile ABD ve Avrupa'daki nakil süreci arasındaki temel fark budur. Ancak nakillerin başarı oranı arasında istatistiksel bir fark bulunmamaktadır. Burada doktorların rolü daha önemlidir.

Tüm organ nakli ameliyatları modern teknik ve teknolojiler kullanılarak yapılmaktadır. Organ nakli ameliyatları en önemli ve hassas ameliyatlardandır; ancak gelişen modern cerrahi teknik ve teknolojileri sayesinde tamamen güvenli bir şekilde ve kanama olmadan gerçekleştirilebilmektedir. Örneğin, laparoskopik (kapalı) ameliyatlar ile hastalar 1 hafta ile 10 gün arasında normal yaşantılarına dönebilirler; günlük yaşam açısından fiziksel bir engelleri olmaz.

Sağlık Bakanlığı tarafından belirlenen yönetmelik gereğince, 4. derece dahil olmak üzere tüm akrabalar arasında nakiller yapılabilir. Bölgesel Etik Kurullarında alınan onayla, akrabalık dışı organ nakli yapılması da mümkündür. Organ nakilleri içerisinde çapraz nakil olarak adlandırılan donör değişimleri de yasal kurallar çerçevesinde gerçekleştirilebilir.

Hastanede organ naklinin gerçekleştirilebilmesi için, o nakil merkezinin üst seviyede hizmet veriyor olması gerekmektedir. Organ nakli sadece ameliyatla ilgili bir işlem değildir. Organ naklinin başı ve sonu arasındaki sürecin, o merkezin yatan hasta katları, poliklinikleri, laboratuvarları, görüntüleme üniteleri ve birçok kliniğin ortak çalışması çok önemlidir. Çok iyi bir cerrah olabilirsiniz, ameliyathane şartlarınız mükemmel olabilir, harika bir anestezi ekibiniz olabilir fakat bu her zaman iyi sonuçlar alacağınız anlamına gelmez. Organ nakilleri multidisipliner çalışmalardır. Bu nedenle, yalnızca bu çalışmayı başarıyla gerçekleştiren sağlık kurumları organ nakli yapabilirler.