Kalp Nakli Ameliyatı ve Riskleri
25 Temmuz 2024

Kalp Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Kalp Nakli

Kalp nakli, uzmanlık gerektiren ancak ameliyat tekniği açısından çok zor olmayan bir işlemdir. Bu konudaki ilk çalışmalar 1930'lu yıllarda başlamıştır. Ancak o dönemde cerrahlar, vücudun yeni organı kabul etme sorununu tam olarak çözememişlerdir. Vücut, dışarıdan gelen tüm mikroplara olduğu kadar, yabancı dokulara da karşı çıkarak reddeder. Reddetme olayını engelleyen veya bağışıklık sistemini baskı altına alan ilaçların geliştirilmesi, insan vücudunun kalp gibi aktarılmış organları kabul etmesini ve benimsemesini sağlamaktadır.

İnsanlarda yapılan ilk kalp naklini gerçekleştiren Güney Afrikalı Cerrah Christiaan Barnard, bu nakli 1967 yılında gerçekleştirmiştir.

Kalp Nakli Ameliyatının Sağladığı Olanaklar

Kalp nakli çok masraflı bir ameliyat olduğu için herkese uygulanamamaktadır. Bununla birlikte şeker hastalığı ya da kanser gibi diğer ciddi hastalıkları olan hastalar baştan elenir. 55 yaş ve yukarısı ya da iyileşme sürecini geciktirecek nitelikte akciğer hastalığı bulunan bireyler de bu olanaklardan yararlanamazlar.

Seçimi yapılan hastalar, kalp hastalığının en son aşamasında, ardı ardına gelen krizlerden ötürü zayıf düşen kalp kası yüzünden ölümün kıyısında, ancak ameliyatla iyileşme şansı olan kişilerdir. Kalp naklinin gerçekleşmesi için öncelikle uygun bir kalp vericisinin bulunması gerekmektedir. Alınacak olan yeni kalp, en azından bazı yönlerden alıcının beden dokusu ile uyuşmalıdır. Bedenin kalbe karşı bağışıklık tepkisi ne denli bastırılmaya çalışılırsa çalışılsın, organ reddedilebilir. Dokuların uyuşup uyuşmadığı doku tiplendirmesiyle anlaşılır. Alıcı kişinin kanı ve tüm beden hücreleri incelenir, ardından tüm organ nakilleri için uygun nitelikte vericilerin özelliklerini içeren uluslararası bilgisayar sisteminden istenilen, doku tipi alıcıya uygun bir vericiyi saptamaktır.

Günümüzde yapılan her türlü organ nakli ameliyatı için çok gelişmiş yöntemler ve doku uyuşmazlığı sorunu üzerinde çalışılmaktadır. Verici bireyin kalbinin durumu da çok önemlidir. Kalbin alıcının göğüs boşluğuna tam uyması için vericinin kalbi ile yaklaşık olarak aynı büyüklükte olmalıdır. Bu, alıcı ile vericinin bedensel yapılarının örtüşmesi gerektiği anlamına gelir. Buna ek olarak vericinin kalbinin sağlıklı olması gerekir. Bu sebepten ötürü, 35 yaşından büyük bireylerin kalbi genellikle uygun olmaz.

Kalp Nakli Ameliyatı İçin Vericinin Kalbinin Aktarılması

Kalbin verici bireyden alıcıya aktarılması esnasında geçen zaman çok büyük önem taşır. Vericinin sürekli alıcının yakınında bulunmaması doğaldır. Bu sebepten dolayı hemen her zaman çeşitli kurumların iş birliği ve ciddi bir organizasyon gereklidir. Normal koşullar altında uçak, helikopter ve polisin gözetiminde ulaşım yapılır. Genellikle soğuk iskemi süresinin (yani kalbin her iki beden arasında geçirdiği tüm sürenin teknik ismidir) üç saat ve daha üstünde bir zamanda olmaması istenir. Yolculuk sırasında steril polietilen maddeli torbalara yerleştirilen kalp, özel bir kap içinde tutularak -4 derece sıcaklıkta sabitlenir.

Kalp yola çıkınca alıcı birey de ameliyata hazırlanmaya başlar. Enfeksiyon oluşumu olasılığını azaltmak adına steril bir banyo yapıldıktan hemen sonra, ameliyathanede göğüs kafesi açılır. Daha sonra damarlara bağlanan uzman hekimler özel bir alet ile göğüs kemiğini kırarak, kalbi ortaya çıkarır. Basit işlemleri kapsayan bu ameliyat toplamda iki saat kadar sürer. Eğer her şey yolunda giderse, kalp hastaneye ulaştığında alıcı hazır olmuş olur.

Kalbin Nakil İşlemi

Nakil, verici kalbinin birçok kastan oluşan bölümünü (yani sol ve sağ karıncık) damarları ile birlikte, alıcı kalbinin kulakçıklarının (düşük basınçlı kan pompalama odacıkları) altına dikimiyle oluşmaktadır. Alıcı bireyin kalbi, devreden çıkarıldıktan sonra ise kan kalp-akciğer aygıtından geçer. Bu yöntemle bedenin her yeri oksijen ve gerekli besinleri almış olur. Yeni kalp yerine konulup kanla beslenmeye başlayınca sıklıkla hemen çalışmaya başlar. Ancak bazen, kalbin içindeki elektriksel uyarı sistemi gören küçük bir elektronik kalp pilinin yardımına ihtiyaç duyulabilir. Ameliyatın ardından geçen ilk günlerde kalp biraz yavaş çalışıyor olduğundan, düzenli bir şekilde atmasını sağlamak için hastaya kalbi uyarıcı ilaçlar verilir.

Kalp Nakli Ameliyatının Sonrası

Hasta yaklaşık altı saat sonra kendine gelmeye başlar, konuşup yemek yiyebilecek seviyeye gelir. Üç gün sonra ne kadar güç kazandığını egzersiz bisikletinde deneyebilir. Ancak kritik dönem bitmiş sayılmaz. Ameliyat ne kadar başarılı geçerse geçsin, dokular ne kadar iyi uyuşursa uyuşsun ameliyattan yaklaşık üç gün sonra beden hemen her zaman kalbi reddetmeyi deneyebilir. Bu durum, kalbin hareketlerini izleyen aygıtta (elektrokardiyogram) az bir düzensizlikle kendini belli eder. İhtiyaç varsa, tanıyı doğrulamak adına kalp kasından biyopsiyle bir parça alınır.

Kalbin Vücudu Reddinin Önlenmesi

Eğitim almış uzmanlar çeşitli ilaçlardan herhangi birini seçerek bağışıklık sistemini baskı altına alan bir tedaviye başlar. Şiddetli kalp reddetme eğilimi, ameliyattan sonra yaklaşık olarak iki-üç ay kadar sürer. Daha sonrasında ise vücudun bağışıklık sistemi yeni organa alışmaya başlar. Ancak hastanın hayatı boyunca bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlardan belli bir miktarda kullanması gerektiği uzman hekimler tarafından önerilmektedir.

Bağışıklık sistemini baskılamak vücudun mikroorganizmalara karşı savunma direncini de azaltır. Bu sebepten ötürü ameliyattan sonraki kritik evre içinde hasta mikroplara karşı özenle korunmalıdır. Hasta sterilize edilmiş, özel bir odada tutulur, bilgi verilir ve ziyaretçiler duş yapıp steril giysiler giymeden yanına yaklaşmaz.

Sizden Gelen Sorular / Yorumlar

soru

Tanbek

25 Temmuz 2024 Perşembe

Kalp nakli ameliyatı sırasında yaşananlar gerçekten büyüleyici. Ancak, ameliyat sonrasında bedenin yeni kalbi reddetme olasılığı ne kadar sık görülüyor? Ve bu durumda kullanılan ilaçların yan etkileri konusunda bilgi verir misiniz?

Cevap yaz
1. Cevap
cevap

Admin

Kalp nakli ameliyatı gerçekten tıp biliminin en etkileyici başarılarından biri, Tanbek. Ameliyat sonrası vücudun yeni kalbi reddetme olasılığı, modern tıbbın gelişmesiyle birlikte azalmış olsa da, tamamen ortadan kalkmış değil. Reddetme riski, özellikle ilk yıl içinde daha yüksek. Bu riski azaltmak için hastalara immünosupresif ilaçlar verilir. Ancak, bu ilaçların da yan etkileri olabilir. Örneğin, enfeksiyon riskinin artması, böbrek fonksiyonlarında azalma, hipertansiyon ve bazı kanser türlerine karşı hassasiyet artışı gibi yan etkiler görülebilir. Bu nedenle, hastaların düzenli olarak doktor kontrolünde olması ve ilaçlarını dikkatle kullanması çok önemlidir.

Soru Sor / Yorum Yap

şifre

Çok Okunanlar

Beyin Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Beyin Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Haber Bülteni

Popüler İçerik

Sinir Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Sinir Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Yüz Nakli Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?

Yüz Nakli Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?

Yumurta Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Yumurta Nakli Ameliyatı ve Riskleri

Nakil ve Sonrası

Nakil ve Sonrası

Böbrek Nakli Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?

Böbrek Nakli Özellikleri ve Faydaları Nelerdir?