Göz nakli, son zamanlarda oldukça yaygınlaşmış olan operasyonlardan biridir. Tıp tarihinde çok eskilere dayanmayan bu operasyonlar sayesinde birçok insan görme sağlığına kavuşabilmektedir. Özellikle doğuştan görmeyen ve korneasında hasar olan kişilerde bu operasyonlar sonrasında yüzde kırk beş oranında başarı sağlanabilmektedir. Yüzde kırk beş rakamı, ömrü boyunca hiç görememiş bir insan için son derece önemlidir. Ayrıca, nakledilen gözün, nakledilecek kişinin gözüne uygun olması da gerekmektedir. Eski zamanlarda yapılması mümkün olmayan bu nakil, teknolojinin oldukça hızlı bir şekilde gelişmesi sayesinde günümüzde rahat bir şekilde yapılabilmektedir. Ancak bu nakil, aslında her göz hastanesinde yapılamasa bile ülkemizde kornea nakli yapan bazı göz hastaneleri bulunmaktadır.

Halk arasında göz nakli olarak bilinen bu nakil sırasında aslında gözün sadece ön saydam kısmı nakil edilir. Gözün, kornea olarak adlandırılan kısmı, insanlarda çeşitli göz hastalıklarının meydana geldiği bölgelerdir. Hastalıkların bu bölgede meydana gelmesi nedeni ile gözün sadece bu kısmı zarar görmüş olan kişilerde nakil yapılabilmektedir. Eğer kişinin gözünün diğer bölgeleri ve iç kısımları zarar görmüş ise yapılan kornea naklinden bir sonuç alınamayacaktır. Bunun yanı sıra, hastaya nakledilecek korneanın sağlam olması gerekmektedir. Aksi durumda, yine yapılan nakil işlemi sonucunda beklenen sonuç alınamayacaktır. Göz naklini yapacak olan doktorun da bu durumda çok büyük etkileri bulunmaktadır. Çünkü ameliyat ne kadar iyi geçerse, sonuç da bir o kadar iyi olacaktır.

Göz nakli ameliyatı için bağışlanmış olan kornea genel olarak 9 mm boyundadır. Bu nedenle yapılan operasyonlar son derece hassastır. Kornea, daire şeklindedir. Nakil edilen kornea, bağış yapan hastadan alınarak gözü hasarlı olan kişinin gözüne farklı dikiş yöntemleri ile dikilir. Bu gibi ameliyatlar, gelişmiş olan teknolojiler sayesinde artık lazer yöntemleri kullanılarak yapılmaktadır. Öyle ki dikiş işlerinde bile lazerler kullanılır. Aslında bu uygulamalar çok olumlu sonuçlara neden olduğu gibi maddi olarak kişilerde etkiler yapmaktadır. Çünkü göz nakli için yapılan ameliyatlar biraz maliyetli olmaktadır. Bu sorun zamanın ilerlemesi ile değişecektir.

Göz naklinde öncelikle kişideki hasta kornea, lazerler ile kesilerek alınır. Bu işlem sırasında gözün sağlam olan yerlerini hasar almaması için doktor önlemler alır ve detaylı çalışır. Aynı şekilde nakil verecek olan kişinin de göz korneası kesilerek alınır ve hemen diğer hastaya nakledilir. Genel olarak yapılan ameliyatlar sonrasında organ reddi denilen durumun görülmeyişi, oldukça iyi bir haberdir. Diğer organ nakillerindeki gibi kornea nakli sonrasında göz verilen korneayı kabul eder. Tabii ki bazı insanlarda kabul etmeme gibi durumlar görülmüştür. Fakat bu ihtimal yok denecek kadar azdır.

Birçok hasta göz naklinin yapılışı sırasında anestezinin nasıl olduğunu merak etmektedir. Göz nakli yapılacak olan hastaya genel anestezi yapılır ve hasta ameliyat sırasında kendinde olmaz. Bu durumda kişi herhangi bir ağrı hissetmeyecektir. Fakat hasta uyandıktan sonra ve ilk birkaç hafta hafif sancılar hissedebilir.

Göz nakli, özellikle kornea nakli, günümüzde gelişen teknolojiler ve tıbbi ilerlemeler sayesinde oldukça başarılı sonuçlar vermektedir. Ancak bu süreçte dikkat edilmesi gereken birçok faktör bulunmaktadır. Nakil yapılacak korneanın sağlıklı olması, ameliyatı gerçekleştirecek doktorun tecrübesi ve kullanılan tekniklerin güncel olması, başarılı bir sonuç için kritik öneme sahiptir.

Sonuç olarak, kornea nakli sayesinde birçok insan görme yetisini geri kazanabilmekte ve yaşam kalitesini artırmaktadır. Bu alandaki tıbbi gelişmeler ve organ bağışı bilincinin artması ile gelecekte daha fazla kişinin bu şanstan yararlanabileceği umut edilmektedir.